30 Aralık 2022

En kıymetli varlığımız, uğruna şehitler verdiğimiz Cumhuriyetimizin 100. yılına giriyoruz. 2023 yılı tüm dünya için sadece yeni bir yıla başlangıç iken, Türkiye için yeni bir yüzyıla başlangıcı ifade ediyor. Yüzlerce yıllık devlet geleneği olan, bugün insanlığın özlem duyduğu, insanı eşrefi mahlûk olarak yücelten eşsiz bir medeniyet kuran ve Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde 1923 yılında küllerinden yeniden doğan bir milletin, Türkiye Cumhuriyeti’ni 100. yılına taşımış bugünkü mirasçıları olarak onurluyuz, gururluyuz.

Her zaman umuduna sarılmış bir millet olarak yaşadık. 100 yıl içinde Vatan sevgimizi büyüttük. Büyük bedeller ödeyerek yazdığımız şanlı tarihimize yakışan idealler büyüttük. Eşsiz coğrafi, tarihi, kültürel ve beşeri zenginlikleriyle, üzerinde yükseldiği milli ve manevi kodlarıyla, geleceğin dünyasına damgasını vuracak bir Türkiye, millet olarak ortak idealimiz, Kızıl Elmamız oldu.

Terörle, darbelerle, emperyalist saldırılarla, iç kargaşalarla, toplumsal kutuplaşmalarla imtihan olduk ancak Türkiye’nin geleceği söz konusu olduğunda farklılıkları bir tarafa bırakarak millet olmayı, birliğimize, bağımsızlığımıza sahip çıkmayı bildik. Çok şükür ki bugün özgürce dalgalanan Ay Yıldızlı Bayrağımızın altında, Cumhuriyetimizin 100. yılına adım atıyoruz. 

Geçmişten alacağımız derslerle, yeni bir yıla değil, yeni bir yüzyıla bakıyoruz. Bu yüzden millet olarak tarihimizin 2023 yılına yüklediği anlamı doğru okumamız gerekir. Liderlik yolunda önümüzdeki yüzyıla atacağımız her adımın “İnsanı yaşatan, insanı yücelten” medeniyet anlayışımızı yansıtan hamleler olması gerekmektedir. Kapitalist sömürü düzeninden kurtararak, insanı yeniden hayatın öznesi yapacak bir ekonomik ve sosyal kalkınma anlayışını dünyada temsil edebilmek için önce Türkiye’de hakim kılmalıyız. Özellikle 85 milyon insanımızın büyük çoğunluğunu oluşturan çalışan ve üreten kesim, fedakarlık ve sabırla emek verdiği ülkesinde böyle bir dönüşümü haklı olarak ve umutla beklemektedir.

Türkiye’yi yönetenlerin ve yönetmeye talip olanların Cumhuriyetimizin 100. Yılında küresel alana taşıdıkları “Lider Türkiye” iddialarının gerçekçi olması için ilk adım, Cumhuriyet tarihimiz boyunca nasibine yoksunluk ve yoksulluk düşmüş olan çalışan ve üreten kesimi hak ettiği refaha ulaştırmak olmalıdır.

Dünyanın yeni yıla, Türkiye’nin yeni yüzyıla adım atacağı 2023 yılını, çalışanlar olarak; enflasyona karşı korunduğumuz değil, refahımızın, alım gücümüzün yükseldiği, sadece temel ihtiyaçlarımızı değil, sosyal ve kültürel ihtiyaçlarımızı karşılayabilecek imkanlara kavuştuğumuz bir yıl olarak görmek istiyoruz.

Çalışanlar olarak, geleceğin Türkiye’nin yüzyılı olması gerektiğine yürekten inanıyoruz. Bu uğurda dün olduğu gibi yarında Türkiye’yi liderlik hedeflerine taşımak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Dünya liderliği hedefine en yakın olduğumuz, Türkiye’nin gözbebeği savunma sanayiinde, ülkesi için ter döken savunma işçileri başta olmak üzere, çalışan kesim; bugüne kadar üretimle, emekle büyüyen Güçlü Türkiye’nin gerçek ve kalıcı gücü olmuştur. Şimdi bu değerli emeğin sahipleri, aynı zamanda toplu sözleşme yılı olan 2023’ü, refah yıllarının başladığı bir milat olarak karşılamayı hak ediyor ve bekliyor.  

Bu duygu ve düşüncelerle Türk Harb-İş Sendikası olarak; Cumhuriyetimizin yeni yüzyılına ilk adımı atacağımız 2023 yılının, başta üreten ve çalışan kesimler olmak üzere, Aziz Milletimize refah ve huzur, ülkemize aydınlık yarınlar getirmesini diliyoruz.

Milletimizin yeni yılı, Cumhuriyetimizin yeni yüzyılı kutlu olsun…

                     Türk Harb- İş Sendikası

              Genel Merkez Yönetim Kurulu