Toplumsal yapıyı güçlendiren, birlik, beraberlik ve dayanışma gibi insani değerlerin daha fazla önemsenmesine vesile olan bir bayramı daha karşılamanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Bölgemizde ve dünyada yaşanan savaşlar ve zulümler ne yazık ki bayramın anlamına ve mutluluğuna gölge düşürmektedir.
Yanı başımızda komşu ülke Suriye’de de kadın, yaşlı, çocuk ayırt etmeden aynı inancı paylaşanların birbirini katlettiğine şahit oluyoruz. Ayrıca, Doğu Türkistan, Filistin ile Myanmar’ın Arakan bölgesindeki Müslümanların da vahşet karşı karşıya kalmasını ibretle izliyoruz. Maşeri vicdanı yaralayan katliamların ülkemiz ve dünyamızı kuşatması nedeniyle Ramazan Ayını buruk geçirdik. Dileğimiz Ramazan Bayramı’nın gerektirdiği barış ve kardeşlik duygusu ile bölgemizde yaşanan kardeş kavgaları ve mezhep çatışmaları başta olmak üzere tüm zulümlerin bir an önce son bulmasıdır.
Milletimizin de bu yaşanan trajedilerden çıkarması gereken en önemli dersin; birlik, beraberlik, kardeşlik bağımızı daha da güçlendirmek ve kenetlenmek olduğunu hatırlatmayı görev sayıyoruz.
İnsanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışı ile yüzyıllarca insani değerlere en üst düzeyde önem veren toplumsal yapı oluşturmuş bir medeniyetin mirasçıları olarak, bölgemizde yaşanan kardeş kavgalarının ve mezhep çatışmalarının olmadığı, Müslümanların ve mazlumların üzerindeki baskıların son bulduğu, tüm dünyada barış ve adaletin tesis edildiği günleri özlemle bekliyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle, Türk Harb-İş Sendikası Merkez Yönetim Kurulu olarak, başta üyelerimiz olmak üzere halkımızın ve İslam dünyasının Ramazan Bayramını kutlarken, bu önemli günlerin dünyada ise barış rüzgârları esmesine vesile olmasını diliyoruz.